AYTEMİŞ, “İÇTİKLERİMİZİN, YEDİKLERİMİZİN %35-50’SİNE HİÇ DOKUNMADAN ÇÖPE ATIYORUZ”
Meşe Erozyonla Mücadele Doğayı Koruma ve Ağaçlandırma Derneği (MEŞE DERNEĞİ) Başkanı İhsan Aytemiş, yiyecek ve içecekte toplumun yapmış olduğu israfa dikkat çekti.
Meşe Erozyonla Mücadele Doğayı Koruma ve Ağaçlandırma Derneği (MEŞE DERNEĞİ) Başkanı İhsan Aytemiş, Gıda Haftası dolaysıyla yapmış olduğu açıklamada herkesin sadece ihtiyacı kadar tüketme hakkına sahip olduğuna dikkat çekerek, bunun aksini yapanların başkasının hakkına girdiğini söyledi.
Aytemiş yapmış olduğu açıklamada şunlara değindi: “Aslında her günümüz dünya gıda günü olmalıdır, bizim dinimiz de toplumumuzda tüketim ve israf konusunda aslında oldukça hassastır.
Hani derle ya “Biri yer biri bakar, Kıyamet ondan kopar” Ayrıca Peygamberimiz (S.A.V); “Komşusu aç iken tok yatan bizden değildir. buyurmaktadır. Kutsal kitabımız Kuran’ı Kerim de ise; “Yeyiniz, içiniz fakat israf etmeyiniz. Çünkü Allah israf edenleri sevmez” emriyle bize bildiriyor.
Bugün ise dünyada yaşamakta olan 8 milyar insandan her akşam 900 milyonu aç, 1 milyar 250 milyonu yarı aç uyumaktadırlar.
Bizler ne yapıyoruz?
İçtiklerimizin, yediklerimizin %35-50’sine hiç dokunmadan çöpe atıyoruz. İsraf, tüketim çılgınlığı almış başını gidiyor. Her gün milyonlarca insan açlıktan uyuyamazken, binlercesi ölürken, ne yazık ki yine her gün milyonlarca insan da tıksıra tıksıra yediklerinden dolayı yakalandıkları hastalıklardan, obeziteden ölüyor.” Dedi.
Aytemiş açıklamasının devamında bu açlık ve israfın önlenmesi gerektiğini dile getirerek şu ifadeleri kullandı: “Unutmayalım hepimiz bu acı tabloyu insanlık namına değiştirmede yapabileceğimiz kadar ve gücümüz yettiğince sorumluyuz.
Bizler, bizleri yönetenler, devletleri yönetenler çok acil bir eylem planıyla; Herkesin sadece ihtiyacı kadar tüketme hakkına sahip olduğunu, aksini yapanların bir başkasının hakkını yediği ve açlıktan dolayı hastalanmasına, ölümüne sebebiyet vermesi nedeniyle çok ağır suç işlediği için caydırıcı ceza ile cezalandırılarak vazgeçmesini sağlanmalıdır.
İsrafa son verildiği, doğanın talan edilmediği, herkesin parası olsa dahi ihtiyacı kadar tükettiği, doğanın ve doğadaki tüm varlıkların kaynak değil insanlar gibi varlık oldukları, yer yüzünün yer altından daha çok değerli olduğu bilinciyle para hırsı uğruna tüm canlıların, insanların geleceğini yok etme pahasına maden, altın, yer altı suları çıkartmaktan vazgeçildiği, adaletin, güvenin sağlandığı, gelir dağılımındaki dengesizliğin ortadan kaldırıldığı ve tüm bunların devletlerin uygulama politikası haline geldiği bir dünya temenni ediyorum.
Tekrar söylemek gerekirse herkesin üzerine düşen görevi yapmak zorunda olduğunu bilmemiz gerektiğini unutmayalım.” Dedi.
