Memur-Sen ve Eğitim-Bir-Sen Muş İl Başkanı Mahir Barışan, öğretmen atamaları hakkında açıklama yaptı.
BARIŞAN, “MUŞ’TA SİRKÜLASYONDAN KAYNAKLI ÖĞRETMEN AÇIĞIMIZ DEVAM EDİYOR”
Memur-Sen ve Eğitim-Bir-Sen Muş İl Başkanı Mahir Barışan, öğretmen atamaları hakkında açıklama yaptı.
Memur Konfederasyonları Sendikası (MEMUR-SEN) ve Eğitimciler Birliği Sendikası (EĞİTİM-BİR-SEN) Muş İl Başkanı Mahir Barışan gündemde olan 20 bin öğretmen atamasının memnuniyet verici olduğunu söyledi.
Sendika binasında gazetecilere açıklama yapan Barışan, Çeşitli basın kanallarında yayınlanan 20 bin öğretmen ataması müjdesini Memur-Sen ve Eğitim-Bir-Sen olarak gayet yerinde ve memnuniyet verici olarak bulduklarını söyledi. Barışan, “Tabi bizim asıl isteğimiz 20 bin öğretmen değil de bu yıl en azından 60 bin öğretmenin atamasını bekliyoruz. Buna bir 40 bin daha ilave edilirse bekleyen arkadaşlarımız sevineceklerdir.”dedi.
İLİMİZ ÖZELİNE YANSIMASI NE OLUR
Barışan açıklamasının devamında, öğretmen atamalarının Muş’a yansıması hakkında şunları söyledi: “Geçen sene hem Mart döneminde hem de yaz döneminde bin 400 bin 500 öğretmen atandı. Bu ilimizdeki açığı bir nebze kapatsa da ama yeterli düzeyde değildir. Bir öğretmenin ilimizde kalma süresi 3 buçuk yıldır. Dolayısıyla ilk kulu düşündüğümüzde temel eğitimde 4+4 de bir öğretmen arkadaşımız 3 yıl sonra gittiği için bir öğrenciyi mezun etmeden gidiyor. Haliyle bunun yansıması çok farklı oluyor ve faturası çok ağır oluyor. Onun için Muş’ta da sirkülasyondan kaynaklı öğretmen açığımız devam ediyor. Özellikle anaokullarında ve birinci kademede çok fazla açığımız var. Şuanda bu açığı ücretli öğretmenlerle doldurmaya çalışıyoruz. Fakat o da yeterli verim sağlayamıyor.”dedi.
“18 YILDA ÜLKEMİZDE ÖĞRETMEN ATAMALARI ÇOK FAZLA OLMUŞTUR”
Barışan, son 18 yılda Türkiyede öğretmenler atamaları ile ilgili olarak ise şunlara değindi: “18 yılda Türkiye öğretmen atamasında güzel şeyler yaptı. En azından baktığımız zaman şuanda ilimizde bir öğretmen başına düşen öğrenci sayısı ilkokulda 10, ortaokulda 15-16 civarında bu gayet güzel bir rakamdır. Fakat ortaöğretimde Türkiye ortalaması 26 iken ilimizde 28’dir. Bu da ortaöğretimde öğretmen açığını göstermektedir. Şunu çok rahat bir şekilde söyleyebilirim ki son 18 yılda ülkemizde öğretmen atamaları çok fazla olmuştur. İhtiyacı bir nebze de olsa kapatmıştır. Çünkü şuanda özel sektörle birlikte 1 milyon 150 bine yakın öğretmen bulunmaktadır. Bunun 950 bini kamuda diğeri özel sektördedir. Dolayısıyla biz istiyoruz ki okullarımızda tek tip okul biçimi olsun o da kadrolu öğretmen olsun. Yani ne sözleşmeli ne de ücretli sadece tek tip kadrolu olursa hem eğitim öğretimin kalitesi yükselir hem öğrencilerimiz 2 yılda bir öğretmen değiştirmek zorunda kalmaz. Hatta dönemlik öğretmen değiştirmek zorunda kalmaz. Bu da onların sağlıklı yetişmesini eğitim öğretim açılarında da doyurucu bir şekilde yetişmelerine neden olacaktır.”dedi.
“MÜJDELERİN DEVAMINI İSTİYORUZ”
Barışan, açıklamasının devamında Cumhurbaşkanı Recep Tayip Erdoğan’dan müjdelerin devamını beklediklerini ifade ederek: “Ben bu manada Cumhurbaşkanımızın yaptığı açıklama için çok teşekkür ediyorum. Müjdelerin devamını istiyoruz. 20 bine 40 bin ilave 60 bin öğretmen bu yıl atanırsa epey öğretmen açığımızı da kapatacaktır. Genel başkanımızın buradaki çabası çok büyüktür. Sendika olarak da her gün sahadayız. Sorun ve sıkıntıları tespit ederek yukarıya iletiyoruz. Genel başkanımızın yaptığı açıklamada da yapılan atamaların yetersiz olduğunu belirterek 40 bin ilave edilmesi gerektiğini söylemişti.” Dedi.
“OKULLARIMIZ VELİLERİN KATKISINA TERK EDİLMEMELİDİR”
Barışan açıklamasının sonunda ise, eğitimin öneminden bahsederek: “Gerçekten eğitim çok önemlidir. İnsan kaynağını yetiştirmek eğitime bağlıdır. Bugün gelişmiş ülkelere baktığımı zaman bütçelerinde en çok payı aktardıkları yer eğitimdir. Özellikle uzak doğu ülkelerinde Japonya ve Güney Kore ülkelerine baktığımızda eğitimin kalitesi verilen yer ayrılan bütçe insan kaynağını yetiştirmek anlamında çok büyük önem arz etmektedir. İyi bir eğitim verilirse gelecek inşa edilir. Eğer iyi bir eğitim verilmezse gelişmiş ülkeleri yakalamakta çok sıkıntı yaşanır. Biz ülke olarak özellikle son çeyrek asırdır bu konuya çok önemli yatırımlar yaptık. Öğretmene ve öğrenciye ayrılan bütçe payına baktığımız zaman son sıralardan kurtulmaya çalışıyoruz. Matematikte ve fen bilimlerinde önemli bir aşama kaydettik. Bu da eğitime verilen kaliteyi göstermektedir. Kamu harcamalarında çok üst sıralarda olmasak da ama özel eğitimde yaptığımız harcama ortalamalara eşittir. Bu da insanımızın ne kadar eğitime duyarlı olduğunu göstermektedir. Eğitim ortamları eğitime verilen pay hepimizi kalkındıracaktır. Onun için biz Eğitim-Bir-Sen ve Memur-Sen olarak diyoruz ki okullarımız velilerin katkısına terk edilmemelidir. Okul idarecilerimiz muhasip görevi görmemelidir. Devlet her öğrenci başı katkı sunmalıdır. Katkı sunduğu zaman okulun fiziki açıdan eğitim öğretime hazır hale geleceğini göreceğiz. Bunun da öğrenciye, veliye, devlete ve bize yansıması olacaktır.” İfadelerini kullandı.
