Muş Alparslan Üniversitesi (MŞÜ) de faaliyet gösteren öğrenci topluluklarından Hayırda Buluşanlar Topluluğu (HBT) etkisini arttıran soğuk havada ihtiyaç sahipleri için yakacak yardım kampanyası başlattı.
HBT’DEN “KARDEŞLERİMİZ ÜŞÜMESİN” KAMPANYASI
Muş Alparslan Üniversitesi (MŞÜ) de faaliyet gösteren öğrenci topluluklarından Hayırda Buluşanlar Topluluğu (HBT) etkisini arttıran soğuk havada ihtiyaç sahipleri için yakacak yardım kampanyası başlattı.
Yaptıkları çalışmalarla dikkat çeken hatta ülke sınırlarını aşarak Afrika da suyu kuyusu açtırmaya kadar giden Muş Alparslan Üniversitesi (MŞÜ) Hayırda Buluşanlar Topluluğu (HBT) Muş’ta son günlerde etkisini iyice arttıran soğuk hava nedeniyle Muştaki ihtiyaç sahibi aileler için “Kardeşlerimiz Üşümesin” adıyla odun-kömür yardım kampanyası başlattı.
Topluluk Akademik Danışmanı Hatip Erdoğmuş başlatmış oldukları yardım kampanyası ile ilgili olarak şunları söyledi: ”Kış mevsimini yaşadığımız bugünlerde karın yağmasıyla hava sıcaklığı sıfırın altına düştü. Bu durumda evleri sobalı olan aileler ısınabilmek için daha fazla odun ve kömür yakmak zorunda. Kimi aileler bizlere ulaşarak yakacak sıkıntısı çekmeye başladıklarını belirtti, bu ailelerimizin zaten durumu kötü ve kışı hayırseverlerin verdiği odun ve kömürü yakarak geçirebiliyor. Bu yıl pandemi süreci de eklenince maalesef birçok aile yakacak sıkıntısı çekmeye başladı, imkanları sınırlı olan bu ailelerimize bu zor günlerde yardım eli uzatmamız gerekiyor. Muş’un ne kadar soğuk olduğunu ve kışının ne kadar uzun geçtiğini biliyoruz. İhtiyaç sahibi ailelerimizin çoğu maaleseffFiziki olarak çok iyi evlerde oturamıyorlar, kaldıkları bu eski evlerin ısıtılması oldukça zor. Hepimiz bir torba dahi olsa bu ailelere yardımcı olmalıyız. Kışın soğuk bugünlerinde onlara uzatılan sıcak bir el olalım.”
Topluluk gönüllülerinden Sümeyya Andiç de kampanya ile ilgili şunları söyledi: “Ben, evinde doğalgazı olan, her gün sıcak yiyecek bulabilme fırsatı olan, orta halli bir ailenin üyesiyim. Bu güne kadar etrafımdaki birçok kişiyi de kendim gibi düşünüp bu devirde hele de Türkiye gibi bir ülkede yakacağı olmayan, yardıma muhtaç insanların olduğunu doğrusu pek düşünemiyordum. Hele de yakın çevremde hiç yoktur olsa ben bilirdim veya en azından ailem bilir, derdim. Topluluğumuzla tanışıp yardım faaliyetlerine katıldığımda hiç de öyle olmadığını gördüm. Meğer şehrimizde ne kadar çok yardıma muhtaç insanlar varmış, bilememişim. Hele de yanı başımda olması beni gerçekten üzdü. Arkadaşlarımızla imkanlarımız ölçüsünde, bazen de imkanlarımızı zorlayarak bu ailelere yardım etmeye başladık. Efendimiz (sav) hadisinde buyurmamış mıydı: Yanı başında komşusu aç iken tok olarak geceleyen kişi (olgun) mümin değildir, diye. Bizler sıcak evlerimizde yaşarken yaşadığımız şehirde, mahallede, sokakta yakacak odunu kömürü olmayan insanların da olduğunu ve onların kendilerine uzatılacak bir yardım eli beklediklerini unutmayalım. Hepimiz, gerekirse şartlarımızı zorlayarak, birlikte yaşadığımız bu kardeşlerimizin yakacak ihtiyaçlarının giderilmesine yardımcı olalım. Kardeşlerimiz Üşümesin adıyla başlattığımız bu kampanyamıza desteklerinize ihtiyacımız var. Ve unutmayalım: Biriktirdiğimiz değil, paylaştığımız bizimdir.”
