Muş Valiliği, Muş’ta daha önce hiç olmayan müze sayısını iki günde ikiye çıkarttı.
VALİ GÜNDÜZÖZ, “MUŞ VE MALAZGİRT ÖZELLİKLİ BİR COĞRAFYA”
Muş Valiliği, Muş’ta daha önce hiç olmayan müze sayısını iki günde ikiye çıkarttı.
Önceki gün Muş’ta ilk defa bir müzenin açılışı yapılırken dünde Malazgirt’te Zaman Tüneli müzesinin açılışı yapıldı. Muş Valiliğinin katkılarıyla açılan müzeler ile Muş’ta hiç olmayan müze sayı iki günde ikiye çıkmış oldu.
Anadolu'nun kapılarının Türklere açıldığı Malazgirt'te yapımı tamamlanan 1071'den 2071'e Zaman Tüneli Malazgirt Müzesi düzenlenen tören ile açılarak ziyaretçilerine tarihi bir yolculuk yaşatacak.
Çağdaş müzecilik anlayışıyla tasarlanan 1071'den 2071'e Zaman Tüneli Malazgirt Müzesi’nin açılışı Vali Doç. Dr. İlker Gündüzöz’ün katılımıyla yapıldı. 17 bin metrekare alan üzerine kurulan müze, zaman çizgisinde Türk tarihini özetleyen etnoğrafik ve panoramik olarak inşa edildi.
Müze açılış törenine Muş Valisi Doç. Dr. İlker Gündüzöz, Müzeler Genel Müdürlüğü Daire Başkanı Emir Gökhan Bozkurtlar, Malazgirt Kaymakamı Yiğit Yaşar Demirer, Malazgirt Belediye Başkanı Cengiz Altın, siyasi parti temsilcileri ve sivil toplum kuruluşu temsilcileri katıldı.
1071'den 2071'e Zaman Tüneli Malazgirt Müzesinin açılışında konuşan Vali Doç. Dr. İlker Gündüzöz, Malazgirt’in tarihine vurgu yaparak şunları söyledi: “Muş ve Malazgirt özellikli bir coğrafya, Anadolu’nun kapısı olarak ifade ettiğimiz bir yerdir. Bu özellikli alanı bu özelliğine yakışır bir şekilde Türkiye ve dünyada duyurmak ve lansmanını yapmak önemlidir. Bu husus yıllarca ihmale uğramış ama özellikle Sayın cumhurbaşkanımızın riyaseti ve emirleri ile son yıllarda Malazgirt’e özel bir ilgi var. Tören alanlarının yapılması altyapısının hızla iyileştirilmesi bu açıdan değerlendirilebilecek hususlardır. Ancak burada ve Muş’ta bir kültürel iklim yaşamak için kültürel zenginliği ortaya koyabilmek için böylesi sembolik binaların müzelerinde hayata geçmesinde fayda var. Tabi tören alanı içerisinde tematik bir başka müze projesi de düşünülüyor. Burada da valiliğimiz tarafından yine Malazgirt’in içerisinden bir başka lokazisasyondan gençlerimizi ve tüm aileleri uzaktan yakından gelenleri Malazgirt’in ruhu ve havası ile buluşturacak anlamlı bir müze yapmayı ilk göreve başladığımız günlerde düşündük. Benim Vali olarak göreve başladıktan sonra ilk ziyaret etiğim yer Malazgirt’tir. Tabi bu tesadüf değil aslında Alparslan’a duyulan saygıdır. Anadolu’nun kapısı olan Malazgirt’in önemine vurgu yapmak içindir. O gün düşündüğümüz bu müze projesini Allah’a çok şükür ki bugün açmayı hep birlikte başardık.”
VALİ GÜNDÜZÖZ, MÜZE İLE İLGİLİ BİLGİLER VERDİ
Müzede bin yıllık öykü ve idealin ele alındını belirten Vali Gündüzöz şunları söyledi; “Muş gibi tarihi ve milli bir değeri, Anadolu’nun meteforu ile izah ettiğimiz çok önemli bir miladı içinde barındıran bir ilde şehir müzesi yoktu. Böyle biz ortamda bir kültürel iklimi yaşayacak bir müzeye sahip bile olamamışız. Bu açı hızla Cumhurbaşkanımızın riyasetinde çünkü buradaki Malazgirt’teki vurgu ve Türkiye’deki kültüre ilişkin vizyonel yaklaşım özellikle bu tarihten itibaren başladı. İşte bu aldığımız emir ve cesarette burada bu tematik müzeyi koyduk. Bu müzenin anlamı ne 1071’den giriyorsunuz Alparslan Anadolu’yu ebedi yurt yapmak için Malazgirt’te Meydan Savaşını verdi ve kazandı. 2071’den de çıkacaksınız. Bin yıllık bir öykü ve ideal, 2071’de işte uzay gemisi ile müze bitiyor. Krınolojik olarak önemli tarihi dönemeçler çeşitli sanatsal unsurlarla diya romalarla heykellerle resimlerle ortaya konmuş durumdadır. Çocukların unutamayacakları bir anı, aslında hafızalarda bunu nakşetmek istiyoruz. Bahçe düzenlenmesinin de bir esprisi var. Sağda otağı şeklinde yapılmış olan bina var aslında bunu da çocukların çeşitli atölye çalışmalarında kullanabilecekleri bir alan olarak dizayn ettik. Onun dışında tarihi bir traktör var. Bu traktör oldukça eski bir tarihe sahiptir. Yaklaşık 100 yıllık bir yaşa sahip, bunu da böyle bir tarihi ortam ülkenin sanayileşmesi mekanizasyon anlamında çocukların kafasında bir şeyler kalsın diye nerden nereye geldik. Ben bu müzeyi çok önemsiyorum. İnşallah Malazgirtliler de bu müzeye sahip çıkarlar. Şimdi yanına bir anaokulu binası yapıyoruz. Onu da Kültür Bakanlığına devredeceğiz. Müzenin bir müştemilatı olarak kullanılacak oldukça geniş bir alandır. Dolayısıyla burada yapılacak semt sahaları çocuk kütüphaneleri ile inşallah burası çok zengin bir kültürel merkez haline gelecek. Malazgirt’ gelen yukarıdaki abideye tören alanı ve ardından da buraya gelmek suretiyle Malazgirt’te dolu dolu bir gün yaşayacak. Müzeyi yaptık ama müze işletmeciliği ayrı alandır. Bunun valilik tarafından inşa edilmiş olması, valilik tarafından da doğrudan işletileceği anlamına da gelmiyordu. Kültür Müdürlüğümüz işletecek. Emaneten geçici personeller verdik ama Kültür Bakanlığımız kalıcı personel atamasını yapacaktır. Ben huzurlarınızda Kültür Bakanlığına da ve Bakanımıza da teşekkürlerimi sunuyorum. Hem Muş merkezdeki hem de Malazgirt’teki müzeyi kendi envanterlerine aldılar. Ben bu duygu ve düşüncelerle müzemizin hayırlı olmasını diliyorum” şeklinde konuştu.
