AYTEMİŞ, ‘ÜLKEMİZİ “MEŞE”LENDİRELİM’
Meşe Erozyonla Mücadele Doğayı Koruma ve Ağaçlandırma Derneği’nde (MEŞE Derneği) yönetim Kurulu Başkanı İhsan Aytemiş, orman yangıları ve ağaçlandırma çalışmaları hakkında bilgiler paylaştı.
Türkiye’de son zamanlarda meydan gelen Orman yangınları ve sel felaketleri ile ilgili olarak Meşe Erozyonla Mücadele Doğayı Koruma ve Ağaçlandırma Derneği’nde (MEŞE DERNEĞİ) Yönetim Kurulu Başkanı İhsan Aytemiş, bir açıklama yaparak ormanı, doğayı ve çevreyi korumak için alınan ve alınması gereken konulardan bahsetti.
Aytemiş, yapmış olduğu konuşmasında derneklerinin yürüttüğü ve planladığı projelerden bahsederek şunları söyledi: “Derneğimizin şu anda gönüllü faaliyetleri devam etmektedir. Yaşanan pandemi nedeniyle çalışmalarımız biraz sönük geçti ama bundan sonraki süreçte toplumumuzu daha da bilinçlendirmek için gönüllü çalışmalarımız devam edecek. Bizim şu anda “bir fidan iki can” adında bir projemiz var. Bu proje ile biz insanlarımıza, üreticilerimize kazancınızın yüzde 1’ni bağışlayın ve doğaya katkı sunun diyerek yola çıktık. Bunun dışında Sivil Toplum Geliştirme merkezine bir proje sunduk. Bu projemizde de erozyonla mücadeleyi, doğayı koruma bilincini geliştirmeyi, insanlarımızın doğaya sahip çıkmaları sağlamak amacıyla okullarımızla, öğrencilerimizle, gençlerimizle iş birliği içerisinde yapmak için İçişleri Bakanlığı Sivil Toplum İlişkileri Genel Müdürlüğümüze sunduğumuz proje onaylanırsa faaliyetlerimizi daha hızlı bir şekilde devam ettireceğiz.” Dedi.
“ORMAN YANGINLARININ SEBEBİNİN İNSANLARIN İHMALKARLIKLARINDAN OLDUĞUNU GÖRÜYORUZ”
Aytemiş, dünyada ve Türkiye’de yaşanan orman yangınları, sel felaketleri ve doğal afetler hakkında ve vatandaşların doğayı ve çevreyi korumak için üzerlerine düşen görevler ve dernek çalışmaları ile ilgili olarak yapmış olduğu açıklamada ise şunları söyledi: “Dünyada ve ülkemizde seyreden ve içimizi gerçekten yakan orman yangınları ve sel felaketleri bizleri gerçekten çok üzdü ve üzmeye de devam ediyor. Vatandaş olarak hepimizin üzerine ciddi görevler düşüyor. Baktığımızda orman yangınları ve sel felaketlerinin sebebi ağırlıklı olarak insandır. Orman yangınlarının sebebinin insanların ihmalkarlıklarından olduğunu görüyoruz. Son yıllarda kuraklık ve sıcaklığında etkisi var. İnsan sebebiyle çıkan orman yangınlarının bazı nedenler vardır. Bunlar, ormanlarda güvenlik tedbiri almadan ve yakılan ateşlerin söndürülmeden gidilmesi, sigara izmaritinin söndürülmeden atılması, orman bitişiğindeki tarım alanlarında isteyen ot gibi şeylerin yakılması, mercek görevi gören kırık camların ormanlık alanlara atılması gibi etkenler orman yangınlarının temel sebeplerindendir bunların hepsinin en temel özeliği ise dikkatsizliktir. Bunların dışında birde bilinçli olarak tarım alanını genişletmek gibi çeşitli sebeplerle ormanlar yakılıyor. Mesela orman yangının ardından yanan bölgelerde binaların yükseldiğini görüyoruz. Bunların hepsi yanlış eylemlerdir. Bunların en büyük sebebi ise yine insandır. Bu çoğunlukla cahillik ve bilinçsizlikten geliyor. Bu konuda biz MEŞE derneği olarak ağırlıklı olarak toplumumuzu nasıl bilinçlendiririz, doğasına neden sahip çıkması gerektiğini biz gönüllü olarak yapmamız gerektiği için bu yönde çalışıyoruz. Ormanlarda bizim gibi yaşayan ve yaşama hakkına sahip milyonlarca canlı varlık var. Bu yangınların sebebi kim oluyorsa bu canlı varlıkların katili oluyor. Yangınlar nedeniyle bu ekosistem yok oluyor. Sonra bakıyoruz bu başka felaketlere sebep oluyor. Kuraklığa, erozyona, susuzluğa sebep oluyor. Bunlar hepsi birbirine bağlıdır. Bunlardan biri koptuğu zaman hepsi bir birinden ayrılıyor. Biz ormanlarımız yanmasın diyoruz, kül olmasın diyoruz. Ormanlarımız ve doğamız yaşanamaz hale gelmesin diyoruz.” Dedi.
“ORMANLARIN YANMASINA SEBEP OLACAK BÜTÜN YANLIŞ EYLEMLERDEN UZAKLAŞALIM”
Orman yangılarına hazırlık olunması gerektiğini ifade eden Aytemiş, olası bir yangında kardan ve havadan müdahele etmek için gerekli hazırlıkların yapılması gerektiğini ifade ederek şunları söyledi: “Geride bıraktığımız 15 yılda 148 bin hektar orman yanarken son yılda ise 162 bin hektar orman yandı. Bu çok acı bir şey, ayrıca orman yangınlarının uzun sürmesi de çok acı verici, biz bu konuda şöyle sesleniyor, gelin artık orman yangınlarının çıkmaması için el birliğiyle ciddi anlamda tedbir alalım, ormanların yanmasına sebep olacak bütün yanlış eylemlerden uzaklaşalım. Orman yangınlarına hazırlıklı olalım. Yangına karadan havadan müdahale edebilecek bütün araç ve gereçlerimizin hazır olması lazım. Ormanlarımız, doğa yoksa enerjimizde, oksijenimizde yoktur dolaysıyla insanda yoktur. 20 yaşında bir ağaç iki insanın bir yıllık oksijeni demektir. Dolaysıyla bu konu bizim kırmızı çizgimiz olmalıdır.”
“YANGINA KARŞI DAHA DİRENÇLİ OLAN SELVİ, MEŞE AĞAÇLARIYLA EKİLMELİDİR”
Aytemiş açıklamasının sonunda ise yanan ormanların yerlerinin tekrar orman sahası olarak kalmasını isteyerek, bu bölgelerde yapılacak ağaçlandırma çalışmalarında yangına dayanıklı Selvi ve Meşe ağaçlarının ekilmesi gerektiğini ifade ederek şunları söyledi: “Şu anda dünyamızın en önemli gündemi Korona virüstür. Her gün değişik varyantlarla karşımıza çıkıyor. Bugün bilimsel kaynaklardan tespit edilmiş, özelikle ormansızlaştırılmış alanlarda 2 buçuk kat daha virüsün arttığını ve yüzde 70 oranında daha çok bulaş riskinin arttığını görüyoruz. Bugün Avrupa’daki ormanların yüzde 5’şi doğaldır, yüzde 95’ini ise insanlar kendi elleriyle dikerek oluşturmuş. Ülkemizde ise tam tersi bir durum söz konusudur. Yani biz o kadar kıymetli bir varlığa sahibiz ki bunun farkında değiliz. Bir ormanın doğal oluşu, orada ciddi bir ekosistem oluşturmuştur ve o ekosistemin içindeki tüm canlı yaşam bir birine bağlıdır ve bir birlerini devamını sağlıyor. Ülkemizdeki ormanların doğal oluşu onları daha kıymetli kılıyor.
Yanan ormanların yerleri tekrar orman olarak koruyalım. Birde acele etmemek gerekiyor. Çünkü yanan orman kendini yeniden yenileyecektir. Yanan ormanlar sahalarımızın tamamının yine orman olarak kalması bizim çağrımızdır. Yanan alanlara yangına karşı daha dirençli olan Selvi, Meşe ağaçlarıyla ekilmelidir. Biz derneğimizin de adı olan Meşe ağaçlarıyla ülkemizi meşelendirelim diyoruz. Orman bir enerji alanıdır, yaşam kaynağıdır. Bu yüzden ormanlara yakıt gözüyle bakılmamalıdır.”