TBMYO'DA SERAMİK RAKU PİŞİRİMİ ÇALIŞTAYI DÜZENLENDİ
Muş Alparslan Üniversitesi TBMYO El Sanatları Bölümü tarafından düzenlenen "Seramik Raku Pişirimi Çalıştayı", akademisyenler ve öğrencileri buluşturarak hem sanatsal üretime hem de kentin kültürel yaşamına katkı sağladı.
Muş Alparslan Üniversitesi (MAUN) Teknik Bilimler Meslek Yüksekokulu (TBMYO) El Sanatları Bölümü, seramik sanatına farklı bir boyut kazandıran "Seramik Raku Pişirimi Çalıştayı"na ev sahipliği yaptı. 4-5 Eylül tarihlerinde gerçekleştirilen etkinlik, hem akademisyenleri hem de öğrencileri bir araya getirerek sanatsal üretime yönelik önemli bir buluşma noktası oldu.
Akademisyenler deneyimlerini paylaştı
Çalıştaya, Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Eğitim Fakültesi Güzel Sanatlar Eğitimi Bölümü Resim-İş Eğitimi Anabilim Dalı öğretim üyeleri Doç. Dr. Emrah Pek ve Dr. Öğr. Üyesi Yeliz Erdoğan ile Iğdır Üniversitesi TBMYO El Sanatları Bölümü Seramik ve Cam Tasarımı Programı öğretim elemanı Öğr. Gör. Dr. Elçin Telli Ateş katıldı. Etkinliğin koordinatörlüğünü ise Muş Alparslan Üniversitesi El Sanatları Bölümü öğretim elemanı Öğr. Gör. Emre Koç üstlendi.
Rektör Alican'dan sanata destek vurgusu
Çalıştayın açılışına Rektör Prof. Dr. Mustafa Alican, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Talat Körpınar, TBMYO Müdürü Dr. Öğr. Üyesi Fatih Şevgin, Sosyal Bilimler Meslek Yüksekokulu Müdürü Doç. Dr. Mehmet Özalper, bölüm başkanları, akademisyenler, idari personel ve çok sayıda öğrenci katıldı.
Açılış konuşmasını yapan Rektör Prof. Dr. Mustafa Alican, seramik sanatının köklü bir geçmişe sahip olduğunu vurgulayarak, "Raku pişirimi çalıştayı, ilimizin sanat ve kültür hayatına değer katan önemli bir etkinliktir. Bu tür uygulamalar hem öğrencilerimizin sanatsal becerilerini geliştirmekte hem de şehrimizin kültürel kimliğine katkı sunmaktadır. Üniversite olarak, sanatın her dalını desteklemeye devam edeceğiz. Çalıştayın gerçekleştirilmesinde emeği geçen akademisyenlerimize teşekkür ediyorum" dedi.
Raku tekniğinin tarihi ve önemi
Etkinlik koordinatörü Öğr. Gör. Emre Koç, çalıştay hakkında detaylı bilgiler paylaşarak, Raku pişiriminin tarihsel kökenlerine değindi. 16. yüzyılda Japonya'da uygulanmaya başlanan bu tekniğin günümüzde de ilgi gördüğünü ifade eden Koç, "Raku pişirimi, hızlı sonuç alınabilmesi ve yüzeyde ortaya çıkan estetik efektler nedeniyle beğeniyle uygulanmaktadır. Naked Raku, Horse Hair ve Sırlı Raku gibi farklı teknikleri vardır. Biz bu çalıştayda 'Sırlı Raku' tekniğini deneyimleyeceğiz. Eserler yaklaşık 1000 santigrat derecede pişirilip redüksiyon kovalarında özel işlemlerden geçirilerek kendine has görünüme kavuşmaktadır" sözlerini kaydetti.
Pişirim sürecinin ayrıntıları paylaşıldı
Raku pişirim sürecini de katılımcılara adım adım anlatan Koç şöyle konuştu: "Raku'ya uygun çamurdan şekillendirilen formlar önce bisküvi pişirimiyle hazırlanır. Ardından Raku sırlarıyla sırlanarak fırına yerleştirilir ve yaklaşık 2-3 saat pişirilir. Hedeflenen sıcaklığa ulaşınca eserler maşalarla çıkarılıp redüksiyon kovalarına alınır. Talaş ve gazete gibi organik maddelerle redüksiyon ortamı oluşturulur. Ani ısı değişimi ve bu ortam, seramik yüzeyinde çatlaklar ve farklı renk geçişleri meydana getirir. Soğuma sürecinin ardından eserler temizlenerek son haline ulaşır."
"Öğrencilerimiz için ilham kaynağı"
Çalıştayın öğrenciler için büyük bir fırsat olduğuna dikkat çeken TBMYO Müdürü Dr. Öğr. Üyesi Fatih Şevgin ise, "Katılım sağlayan değerli akademisyenlerimize, emeğiyle katkı sunan hocamız Emre Koç'a ve tüm öğrencilerimize teşekkür ediyorum. Bu tür etkinlikler meslek yüksekokulumuzun akademik ve sanatsal üretkenliğini artırmakta, öğrencilerimize ilham vermektedir. Sanatsal çalışmalara desteklerinden ötürü rektörümüz Prof. Dr. Mustafa Alican'a ayrıca şükranlarımı sunuyorum." ifadelerini kullandı.
İki gün boyunca uygulamalı eğitim
İki gün süren Seramik Raku Pişirimi Çalıştayı, öğrencilerin uygulamalı deneyimler kazanmasına, farklı pişirim tekniklerini yakından tanımasına ve alanında uzman akademisyenlerle bir araya gelmesine imkan sağladı. Çalıştay sonunda ortaya çıkan eserler, öğrencilerin sanatsal gelişimine ve üniversitenin kültürel birikimine önemli katkılar sundu.