Hür Dava Partisi (HÜDA-PAR) Muş İl Başkanı Mehmet Şirin Çağlayan, Kudüs haftası nedeniyle yazılı bir basın açıklaması yaptı.
ÇAĞLAYAN: “KUDÜS, ÜÇÜNCÜ HAREMİMİZDİR”
Hür Dava Partisi (HÜDA-PAR) Muş İl Başkanı Mehmet Şirin Çağlayan, Kudüs haftası nedeniyle yazılı bir basın açıklaması yaptı.
Hür Dava Partisi (HÜDA-PAR) Muş İl Başkanı Mehmet Şirin Çağlayan, yazılı olarak yapmış olduğu açıklamada Müslümanların ilk kıblesi, Hz. Muhammed (S.A.V)’in Mirac’a yükseldiği mukaddes belde Kudüs’ün 70 yılı aşkın bir zamandır siyonistlerin işgali altında olduğuna vurgu yaparak, Kudüs'ün işgali, İslam ümmetinin yaşadığı en büyük yürek acısı olduğunu söyledi.
“Kudüs’ün hürriyeti ümmetin hürriyeti, Kudüs’ün esareti ümmetin esareti demektir.” Diyen Çağlayan açıklamasında şu ifadelere yer verdi: “Kudüs, ne sadece Filistin toprağıdır ne de Arapların vatanı... Kudüs, bütün Müslümanların, İslam milletlerinin mukaddes beldesi, üçüncü haremimizdir. Müslümanlar için Mescid-i Aksa; Mescid-i Haram ve Mescid-i Nebevi’den sonra yeryüzündeki en mukaddes mabettir Kudüs. Mukaddes toprakları (Kudüs’ü) savunmak ve işgali sonlandırmak da ümmet olarak hepimizin en öncelikli vazifesidir. Şu halde Kudüs'ü her zamankinden daha çok gündemde tutmak ve hürriyeti için mücadele etmek gerektir. Siyonist çete ve işbirlikçilerinin İslam âlemine karşı başlatmış oldukları Kudüs merkezli bu saldırıya karşı ayaklanmak tüm Müslümanların ortak sorumluluğudur. Ümmet olarak bizler sessiz ve tepkisiz kaldıkça, işgalin her gün biraz daha yayıldığı bu mukaddes beldede Müslüman kanı akmaya devam edecektir.
Tarihi süreçte İslam milletlerine her türlü zulmü reva gören Siyonist çete, bugün topraklarımızdaki fitnenin de kaynağıdır. Gayr-ı meşru rejimlerinin varlığını ayakta tutabilmek için her türlü melaneti işleyen siyonistler, İslam coğrafyasında oluşturdukları kaos ve kargaşadan beslenmektedir. İşledikleri cürümlerle sadece Müslümanları değil, bütün insanlığı tehdit eden işgalci siyonistlere karşı mücadele etmek, aynı zamanda tüm insanlığın vazifesidir. Siyonistlerin ilk hedefi Müslümanlardır, nihai hedefleri ise bütün bir insanlığı köleleştirmektir.
Ey Müslüman liderler! Müslümanların kanına giren zulüm güçleriyle işbirliği yapmayı, özellikle de siyonist rejim ile münasebetlerinizi devam ettirmeyi bırakın. Tüm insanlığı köleleştirmek arzusunda olan Siyonist çeteye cesaret verecek tavırlardan kaçının. Yıllardır büyük sıkıntılar çeken, saldırılara uğrayan Gazze'nin üzerindeki ablukanın kalkması için Siyonist çeteye her türlü baskıyı oluşturun. Siyonist sermayenin ülkenizde ticaret yapmasına izin vermeyin. Filistin topraklarını işgal altında tutan siyonistlerin meşru olmayan rejimini tanımaktan vazgeçin.
Ey İslam ümmeti! İnanıyoruz ki; İslam coğrafyasındaki savaşlar, zulümler, akan kanlar, çiğnenen mukaddesatlar… ümmetin vahdetiyle son bulacak ve bu vahdet Kudüs’ü özgürlüğüne kavuşturacaktır. Kudüs esaretten kurtulmayı ve özgürleşmeyi beklemektedir. Kudüs; Ömerleri, Selahaddinleri beklemektedir. Unutulmamalıdır ki; Kudüs’ün özgürlüğüne kavuşması, ümmetin izzet ile şahlanmasını da beraberinde getirecektir.”
