Muş Valiliği ve Muş Alparslan Üniversitesi ile Kültür ve Turizm İl Müdürlüğü işbirliğiyle düzenlenen "Muş Gastronomi Günleri ve Türk Mutfağı Haftası" programının galasına katıldı. Programda yöresel ürünler ve yemeklerin tanıtımı y
"GASTRONOMİ GÜNLERİ" PROGRAMIN GALASI YAPILDI
Muş Valiliği ve Muş Alparslan Üniversitesi ile Kültür ve Turizm İl Müdürlüğü işbirliğiyle düzenlenen "Muş Gastronomi Günleri ve Türk Mutfağı Haftası" programının galasına katıldı. Programda yöresel ürünler ve yemeklerin tanıtımı yapıldı.
Muş Alparslan Üniversitesi ev sahipliğinde 2 gün süren "Muş Gastronomi Günleri" galası yapıldı.
Muş Valiliği, Muş Alparslan Üniversitesi Sosyal Bilimler Meslek Yüksekokulu ile Türkiye Aşçılar ve Şefler Federasyonu işbirliğiyle kentin yöresel mutfak kültürünün tanıtımı ve unutulmaya yüz tutmuş yöresel yemeklerin gelecek nesillere aktarılması amacıyla "Gastronomi Günleri" programı sona erdi.
Kampüsteki konuk evinde düzenlenen Gastronomi programında gala yemeği verildi. Programın ardından gazetecilere açıklamalarda bulunan Valisi Avni Çakır, Muş’un sahip oldukları yöresel lezzetleriyle, el değmemiş doğasıyla ülkemizin müstesna illerinden biri olduğunu söyledi.
Tüm diğer illerde olduğu gibi Muş’un da yöresel mutfağıyla, gastronomisiyle bu anlamda ön plana çıktığını hatırlatan Vali Çakır, “Bugün de bizler ilimizin sahip olmuş olduğu değerleri zenginlikleri, akademisyenlerimizle, gastronomi uzmanlarıyla, yazarlarıyla tekrar gözden geçirdik, ürünlerimize farklı bir arayış lezzetleri getirdik, hem de bu anlamda gençlerimizi yöresel ürünlerimize tanıtalım maksadıyla Alparslan Üniversitemiz ve Kültür Turizm Müdürlüğümüzün iş birliğinde Valiliğimizin destekleriyle 2 gün süren etkinlik düzenlendi ve şu anda bu etkinliğin kalasındayız” dedi.
Muş’un sahip olduğu yemek kültürü ve doğal lezzetleriyle gerçekten bölgede birçok illerin başında geldiğini aktaran Vali Çakır, şunları kaydetti: “Bu anlamda akademisyenlerimizin yaptığı çalışmalarda 102 civarında yemeğimiz ortaya çıktı. Bunlar kitaplaştırıldı ve yöresel lezzetlerimizdeki gastronomideki zenginlik hazinemizin içerisine dahil oldu. Fakat bu anlamda aslında bizim görüyoruz ki gençlerimiz bu yöresel tatların tam farkında değil. Aynı zamanda bazı ufak dokunuşlarla bunların sunumları, lezzetleri ya da ticari potansiyeli artırılabilir. Bu anlamda akademisyenlerin desteğine ihtiyacımız var. Bu kapsamdaki bu çalışma da çok farklı bakış açıları getirdi. Gençlerimizin ufkunu açtı. Buradaki aşçılarımızın, bu işle uğraşan insanlarımızın da ufkunu açtı. Yeni lezzetler, farklı yaklaşımlar ortaya sundu ve bu anlamda çok faydalı oldu. Biz Muş’ta bir taraftan doğa turizmin gelişmesine uğraşırken, bir taraftan da dünyada ve ülkemizin hızla gastronomi hızını da geliştirmek istiyoruz. İlimizin de bu sahnede yerini almasını istiyoruz. Gerçekten Muş 102’den fazla sahip olmuş olduğu yemeklerini bu anlamda göstermiş oldu. Bundan sonra da bizler tüm paydaşlar olarak bu tür etkinliklerin daha büyük çaplarda düzenlenmeyi gayret edeceğiz. Ülkemizin çok değişik yörelerinden bu konudaki çok farklı gastronomi uzmanları, yazarlarıyla buluşturarak bu zenginliklerimizi tüm ülkemize Muşumuza katkı sağlayacağız.”
