Tarih: 15.04.2022 21:27

KOÇYİĞİT, TBMM İNSAN HAKLARINI İNCELEME KOMİSYONUNA BAŞVURUDA BULUNDU

Facebook Twitter Linked-in

KOÇYİĞİT, TBMM İNSAN HAKLARINI İNCELEME KOMİSYONUNA BAŞVURUDA BULUNDU

HDP Muş Milletvekili Gülüstan Kılıç Koçyiğit, TBMM İnsan Hakları İnceleme Komisyon Başkanlığına başka cezaevlerine gönderilen tutuklular için başvuruda bulundu.

 

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Muş Milletvekili Gülüstan Kılıç Koçyiğit, Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) İnsan Hakları İnceleme Komisyon Başkanlığına başvuruda bulundu. Milletvekili Koçyiğit, İnsan Hakları İnceleme Komisyon Başkanlığına verdiği başvuru dilekçesinde şu ifadeleri kullandı; “Türkiye hapishanelerinde yaşanan hak ihlalleri çok sayıda mahpus açısından zalimane uygulamalara dönüşmüştür. Bu uygulamalardan birisi de sürgün ve ailelerden uzak hapishanelere sevk uygulamasıdır. Geçtiğimiz hafta Muş E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu’nda sürgün-sevklerin yaşandığı ve bir gün boyunca mahpusların hangi hapishaneye gönderildiklerinin bilinmediği tarafımıza aktarılmıştır. Muş E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu’nda sayılarını bilmediğimiz birçok mahpusun başka hapishanelere sevk adı altında sürgün edilmelerinin gerekçesi ise henüz açıklanmamıştır.

Ailelerin tarafımıza ilettiği bilgilere göre, hapishane idaresince kendileri ile paylaşılan böylesi bir gündem olmamasına rağmen apar topar, haber verilmeksizin sürgünler yapılmış ve aralarında hasta mahpusların olduğu birçok siyasi mahpus Muş E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu’ndan başka hapishanelere götürülmüşlerdir. Nitekim haberin tarafımıza iletilmesi üzerine gerek hapishane idaresine gerekse de Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü’ne ulaşılarak yapılan bu sürgün-sevklerin gerekçesi sorulmuştur. Ne var ki tarafımızla hiçbir bilgi paylaşılmamış, beklenmesinin ve zaten mahpusların ulaştıkları hapishanelerde aileleri ile iletişime geçecekleri belirtilmiştir. Uzak hapishanelere gönderilen mahpuslar fiilen aile görüş hakkı ve ziyaret hakkından mahrum kalmaktadırlar. Bu konuda mahpusların ailelerine ve ikametgâhlarına yakın hapishanelerde kalmaları hiç şüphesiz insan hak ve özgürlükleri bakımından korunması gerekli bir durumdur. Bu en temel insan hakkının korunması ve buna ilişkin şartların oluşturulması mahpusun dış dünyadan ve sosyal yaşamdan kopmaması için son derece elzemdir. Sözü edilen hapishanede yapılan sürgünlerde kaç mahpusun başka hapishanelere gönderildiği ve bu mahpusların yargılandıkları suç vasıflarının neler olduğu da bilinmemektedir. Kapasite sorunu denilerek hukuki gerekçeden uzak söylemler ise elbette artan hak ihlalleri düşünüldüğünde doyumsuz bir cevap olmaktadır. Demokratik toplum yapısı içerisinde, hapishanelerin kapasite yetersizliğinin sürgünlerle veya yeni hapishaneler inşa etmekle çözülemeyeceğini ve bu soruna kalıcı çözümler bulmak gerektiğini belirtmek önemlidir.”

Mülazim Korkmaz Muş E Tipi Kapalı Hapishanesi’nden Erzurum Hapishanesi’ne sürgün edilen ve hastalıkları sebebiyle infazın ertelenmesi gereken bir mahpustur. Gerek kendisinin gerek hapishane idaresinin infaz erteleme başvurusu kabul edilmemiş ve hali hazırda behçet hastalığı ve kalp hastalığı doktor raporuyla belgelenmiş mahpusa bir de sevk adı altında sürgün cezası verilmiştir.  Doktor muayenesi sonucu teşhis konulan ve bu raporlar savcılığa iletilerek yapılan infaz erteleme başvuruları ise reddedilmiştir. Savcılık tarafından verilen ret kararı ise hukuksal bir anlatımdan uzak gerekçesiz olarak yazılmıştır. Bu durum bile tek başına hasta mahpuslar konusunda durumun ciddiyetle ele alınmadığını, onların hastalıklarla bir başına bırakılarak adeta ölüme terk edildiğini göstermektedir. Mülazim Korkmaz’ın geçirmiş olduğu kalp krizi sonrasında 3 ay süreyle infaz kurumundan ayrıldığı ve fakat sürenin bitiminde yeniden hapishaneye alındığı belirtilmektedir. Şu an Mülazim Korkmaz hakkında ileri yaşı ve hastalıkları sebebiyle infaz erteleme kararı verilmesi gerekirken sürgün edilerek ziyaret hakkından da mahrum bırakılması başka hak ihlallerinin doğmasına sebep olmuştur. Açıklamış olduğumuz üzere mahpusların ailelerinden uzak hapishanelerde bulunmaları bilhassa ziyaret hakkı çerçevesinde ağır bir hak ihlalidir. Komisyonun bu konuda özgün bir çalışma yürütmesi önem arz etmektedir. Bu bahisle hukuka aykırı uygulamaların incelenmesi ve alınacak önlemlerin tespiti gerekmektedir, gereğinin yapılmasını arz ederim.”




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —