SOLGUN, TÜTÜN ÜRETİCİSİNİN SESİ OLMAYA DEVAM EDİYOR
Türkiye Tütün Üretim ve Pazarlama Kooperatifleri Birliği Genel Başkanı Şeyhmus Solgun, tütün alım zamanın başlaması ile birlikte ülke genelinde tütün üreticileri ile bir araya gelerek sıkıntılarının giderilmesi için çalışıyor.
Geçtiğimiz ilkbaharda toprakla buluşan tütünde alım zamanı geldi. Doğu, Güneydoğu Anadolu, Ege ve Karadeniz bölgelerinde ekilerek hazırlanan tütünlerin alımı için hazırlık yapan üreticileri ziyaret eden Türkiye Tütün Üretim ve Pazarlama Kooperatifleri Birliği Genel Başkanı Şeyhmus Solgun, üreticilerle bir araya gelerek yaşadıkları sıkıntıların giderilmesi için görüşmeler gerçekleştiriyor. Özelikle yaşanan ekonomik sıkıntılar nedeniyle üreticilerin sezon başında yapmış oldukları tütün alım sözleşmelerindeki fiyatlar ile şimdiki fiyatlar arasında oluşan farkların giderilmesi için sözleşmelerde iyileştirme yapılması için görüşmeler yapan Solgun, bu kapsamda Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgesindeki üreticilerin alım fiyatlarının güncellenmesini sağladı. Ege ve Karadeniz bölgelerindeki üreticilerin ise sözleşme fiyatlarının güncellenmesi için ise görüşmelerin devam ettiğini söyleyen solgun yakın zamanda üreticiler bu konuda da müjdeli haber vermek istediklerini söyledi.
“ŞİRKETLERİN YAPMIŞ OLDUKLARI FİYAT ARTIŞLARI İLE ÇİFTÇİLERİMİZİN YÜZÜ GÜLDÜ”
Ülke genelinde tütün üreticilerine yapmış olduğu ziyaretlerin ardından Muş’a dönen Solgun, burada yapmış olduğu açıklamasında Batman, Adıyaman ve Hatay’da alım yapılan yerlerde şirketlerin yapmış oldukları fiyat artışları ile çiftçilerin yüzünün güldüğünü belirterek: “2022 yılında ekilen tütünlerde alımlar başladı. Bu kapsamda Hatay’da yüzde 60, Adıyaman’da yüzde 80, Batman’da yaklaşık yüzde 40’ı tamamlandı. Muş ve Bitlis illerimizde yakında başlayacak. Bunların yanında Ege ve Karadeniz’de alım hazırlıkları yapılıyor. Çiftçilerimiz tütünlerini teslim etmek için hazırlıklarını yaparken biz şirketlerimizden bir fiyat artışı talep ettik. Daha önce hiçbir zaman böyle bir talebimiz olmamıştı ama bu yıl dünyadaki ekonomik krizinin etkileri ülkemizde de görülüyor. Onun için çiftçilerimizin sezon başında imzaladıkları sözleşmelerdeki ücretler ile şu anki ücretler arasında ciddi farklar oluştu. Onun için bizde şirketlerimizden böyle bir talepte bulunduk. Hatta dünyanın birçok ülkesinde şirketler tarım sektöründeki üreticilerinin yüzünü güldürdü. Burada da Batman, Adıyaman ve Hatay’da alım yapılan yerlerde şirketlerin yapmış oldukları fiyat artışları ile çiftçilerimizin yüzü güldü. Bu konuda Ege ve Karadeniz’de bir sıkıntımız var. Bu konuda şirketlerle görüşme halindeyiz. Şirketler ile üretici aynı geminin yolcularıdır. Üretici olmazsa şirket olmaz, şirketler olmazsa üretici olmaz. Yani gemi batarsa hepsi onunla birlikte batar onun şirketlerimiz üreticilerimizin yüzünü güldürürse üreticimizde bunun karşılığında daha fazla üretim yaparak şirketlerimizin daha fazla kazanç elde etmelerini sağlar. Çünkü oryantal da dünya lideri olan bir tütündür Türk Tütünü, 48 ülkede harman olmuş, maya olmuş eşi benzeri olmayan bir tütün türüdür. Türk tütün üreticisi de yıllardır bu işinde olarak hepsi birer tütün teknoloji mühendisi gibi olmuşlar. Tütünü çok iyi bilen bir üretici potansiyelimiz var.” dedi.
“TARIM BİTERSE ÇİFTÇİLİK BİTER, ÇİFTÇİLİK BİTERSE EKONOMİ BİTER”
Ege, Karadeniz’de tütün alım fiyatlarını 100 liraya olması gerektiğini dikkat çeken Solgun, Ege ve Karadeniz üreticileri için müjdeli haber vermek istediklerini dile getirerek: “Ege, Karadeniz tütünü için maliyetleri hesapladığımızda 80-85 lira gibi bir maliyet karşımıza çıkıyor. Temennimiz dileğimiz 80-85 liraya mal olan tütünü şirketlerimizin 100 liradan almasıdır. 100 liradan alım yaparlarsa üreticimiz önümüzdeki yıl daha fazla üretim yaparak onlarında kazanmasını sağlayacaklardır. Biz daha yeni Ege’de üreticilerimiz ile bir araya geldik. Bire bir üreticilerimizle görüştük. Maliyetler yükselmiş, üretici 100 liranın altında tütün satarsa zarar eder ve bir daha tütün ekmeyerek farklı ürünlere yönelir. Böyle bir durumda tütüncülükte bitme tehlikesiyle karşılaşabilir. Halbuki tütün ülkemizin yerli ve milli bir varlığıdır. Unutulmamalıdır ki, tarım biterse çiftçilik biter, çiftçilik biterse ekonomi biter. Bizim tütünümüzün ülkemizin ekonomisine ciddi katkısı var. tütünden elde edilen gelir 4-5 bakanlığın giderini karşılıyor. Bununla ilgili temennimiz dileğimiz şirketlerin üreticilerimizin yüzü güldürmesidir. Yüzü gülen bir üretici daha fazla ürün yetiştirerek hem şirketlerin daha fazla kazanç elde etmelerini sağlar hem de ülke ekonomisine de katkı sunar. Ege ve Karadeniz’de alımları dört gözle beklemekteyiz. Yetkililerimizle bu konuyu paylaştık, bakanlığımız devrede, biz devredeyiz inşallah kısa süre içerisinde Ege ve Karadeniz üreticileri için müjdeli haber vermek istiyoruz.” dedi.
“REKABET ORTAMINI OLUŞTURMAK İÇİN 3-5 ŞİRKET YETERLİ DEĞİLDİR”
Solgun, açıklamasının devamında tütün alımında rekabet ortamının sağlanması için yatırımcıları ülkeye getirmek gerektiğini belirterek: “Biz yurt dışından şirketleri ülkemize getirmek için çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Rekabet ortamını oluşturmak için 3-5 şirket yeterli değildir. Rekabet olmazsa olmaz Ege’de 3-5 şirket bir birleri ile dirsek temasındalar, gündüz rekabetteyiz diyorlar ama akşam aynı masada oturuyorlar. Biz bunların önüne geçmek için daha fazla çalıştaylar düzenlememiz lazım, daha fazla şirketi ülkemize getirmemiz lazım. Star Agritech International gibi bir şirketi ülkemize getirdik. Star Agritech International şirketi Muş’ta yapacağı yatırım ile Muş’u Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgesinin merkezi haline getirecek. Osmaniye’de yine yabancı ortaklı çok büyük bir yatırım yapılıyor. Adana’da tütün işletme fabrikaları kurulacak. Yabancı bir şirketi de yakın zamanda Samsun bölgesine götürmek için görüşmelerimiz devam ediyor. Biz bu konuda yapmış olduğumuz çalışmalarla daha fazla yatırımcıyı ülkemize kazandıracağız.” Dedi.
“TÜTÜN SEKTÖRÜNDE YERLİ FİRMALARIN SAYISI ARTIYOR”
Solgun açıklamasında son olarak ülkede tütün sektörünün yavaş yavaş yabancıların elinden yerli firmalara geçmeye başladığını, bunda da hedeflerinin yerli firmalarda yüzde 50 olduğuna vurgu yaparak: “Türkiye Tütün Üretim ve Pazarlama Kooperatifleri Birliği başkanı olduğumda ülkemizde yerli yatırımcı tütünden uzaktı. Ülkemizde tütün yatırımının yüzde 98’i yabancı yatırımcıların elindeydi. Ama bugün İzmir’de, Mersin’de, Çanakkale gibi illerimizde yerli yatırımcılarımız var. inşallah bunların sayısı artarak devam edecektir. Ben aynı zamanda Doğu Anadolu Kalkınma Ajansı Kalkınma Kurul Başkanı da olduğum için yapılan tüm toplantılarda yatırımcılara hep şunu söyledim “dünyanın en büyük sektörü tütün sektörüdür, dünyada en erken büyüyeceğin sektör tütün sektörüdür.” Bu vesileyle bizim yerli firma sayımız arttı. Başkan olduğum günü yüzde 98’i yabancı şirketlerin elinde olan tütün sektöründe yüzde 70’lere indik. Hedefimiz firmalarımızın yatırımlarının faaliyete geçmesiyle bu sektörün en az yüzde 50’sini elimize alacağız. Ülkemizin yatırımcısı olmasaydı yabancı şirketler ülkemizin üreticisinin neredeyse kanını emiyordu. Üreticiyi tütünden bezdiriyorlardı. 2006 yılında ekilen tütün miktarı ile bugünkü ekilen tütün miktarını kıyaslarsak bizim şu anda 800 bin ton tütün üretmemiz gerekiyordu. Ovalarımız var, barajlarımız var, genç neslimiz var, çalışanımız var, birçok harmanda maya görevi gören kaliteli ve alıcısı olan bir tütünümüz var, Türk tütünü sadece sigara üretiminde değil çeşitli sanayi ürünlerinde kullanılıyor. Ülkemizden bu sene yaklaşık 20 bin ton tütün yurt dışına gönderilerek esans yapımında kullanıldı. Tütün, Kozmetikten zira ilcalara kadar bir çok sanayi ürününün ham maddesidir. Bu nedenle tütün vaz geçilmez bir üründür.” İfadelerini kullandı.
