TBMM PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU BAŞKANI YILMAZ, MŞÜ’NÜN KONUĞU OLDU

Muş Alparslan Üniversitesinde (MŞÜ) devam eden çevrimiçi seminerlerin bu haftaki konuğu TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu Başkanı Cevdet Yılmaz oldu.

EĞİTİM 7.01.2021 20:08:00 394
TBMM PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU BAŞKANI YILMAZ, MŞÜ’NÜN KONUĞU OLDU

TBMM PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU BAŞKANI YILMAZ, MŞÜ’NÜN KONUĞU OLDU

Muş Alparslan Üniversitesinde (MŞÜ) devam eden çevrimiçi seminerlerin bu haftaki konuğu TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu Başkanı Cevdet Yılmaz oldu.

 

Muş Alparslan Üniversitesi (MŞÜ) Mühendislik-Mimarlık Fakültesi tarafından düzenlenen seminerde, eski Başbakan Yardımcısı ve Kalkınma Bakanı, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu Başkanı Cevdet Yılmaz, ‘‘Bölgesel Kalkınmanın Temel Dinamikleri’’ konulu bir sunum yaptı. Yılmaz, sunumunda özelikle üniversitelerin bölgesel kalkınma konusundaki rolleri üzerinde durdu.

Düzenlenen seminere Rektör Prof. Dr. Ahmet Fethi Polat, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Yaşar Karadağ, Fakülte Dekanları, Mühendislik-Mimarlık Fakültesi akademik ve idari personeli, Muş’un sanayi, teknoloji ve kalkınmadan sorumlu yetkilileri, işletmeciler, öğrenciler ve ilgililer katılım sağladı.

“Ülkenizi bir cazibe merkezi haline getirmelisiniz”

Yılmaz, kalkınma konusunun nesiller arası adaleti sağlayan en önemli unsurlardan birisi olduğunu ifade ederek başladığı konuşmasında, bölgesel kalkınmanın hem genel kalkınmada dünya ile rekabetin sağlanması adına hem de ülke içerisindeki bazı dengesizliklerin giderilmesi bakımından önemli bir husus olduğunun altını çizdi. Kalkınma kavramlarının insan ve sermaye üzerinden değerlendirilmesi gerektiğini de ifade eden Yılmaz, sözlerini şöyle sürdürdü: “Mevcudu korumaya hep gayret etmeliyiz, fakat bu yeterli değildir. Ülkenizi bir cazibe merkezi haline getirip nitelikli beyinleri ülkenize cezbetmelisiniz. Osmanlı’ya baktığımızda bunun sanatta, bilimde, daha birçok alanda başarılı bir şekilde uyguladığını görüyoruz.”

Güven, huzur ve fiziki altyapı

Yılmaz, konuşmasında sermaye konusuna da değindi. Sermayenin iş ve yaşam ortamlarıyla doğrudan alakalı olduğunu vurgulayan Yılmaz, işin yapıldığı yerde güven, huzur, fiziki altyapı gibi hususların öneminden söz ederek, terörün her zaman sermayeyi kaçırdığını hatırlattı ve terörün sona ermesinin yabancı sermayeyi çekmek açısından hayati olduğunu vurguladı.

Bölgeye önemli yatırım

Yılmaz, fiziki altyapının yatırımlar için ne kadar önemli olduğunu SÜTAŞ’ın bölgede yaptığı yatırımla örneklendirdi. Fiziki altyapı konusunda SÜTAŞ’ın hali hazırda yapıyor olduğu 1 milyar liranın üzerindeki Bingöl tarım yatırımını örnek göstererek, “Bingöl havalimanı, duble yol ulaşımı ve üniversitenin varlığı, SÜTAŞ’ın yatırım yapmasında çok önemli rol oynamıştır’’ dedi. Yılmaz’ın değerlendirdiği bir diğer konu başlığı da kurumlar ve teşviklerle ilgiliydi. DAP (Doğu Anadolu Projesi) ve 26 adet kalkınma ajansı ile hem bölgesel yatırım potansiyel analizlerinin ve yatırımcılara ilgili tanıtımların yapılması hem de maddi ve proje kapsamlı desteklerin verilmesi gibi faaliyetlerin yürütüldüğünden bahseden Yılmaz, Türkiye’nin 6 bölgeye ayrılarak, Doğu’nun 6. teşvik bölgesi olması nedeniyle ciddi yatırımlar yapıldığını ifade etti.

Üniversitelere büyük rol düşüyor

Yılmaz, üniversitelerin birbirlerini kopyalamak yerine mesleki eğitim ve enstitüleşme konularında bulundukları bölgenin kalkınma perspektiflerini göz önüne alarak farklılaşmalarının önemli olduğunun altını çizdi. Üniversitelerin hem genel hem de bölgesel kalkınma hususlarında çok önemli roller üstlendiğini dile getiren Yılmaz, bu konuda şu ifadeleri kullandı: “Üniversitelerin en önemli 2 rolü olan eğitim ve bilgi üretmek rollerinin dışında, kalkınma rolü de vardır ki, hem katma değer üretmek hem var olan problemleri çözmek hem de bölgesel potansiyel dinamizmini harekete geçirebilmek için bu rolünü aktif olarak kullanması kalkınma için temel şartlardan birisidir.”

Bölgesel kalkınmada bir misyon projesi: AGROPARK

Seminer katılımcıların sorularıyla devam etti. Rektör Prof. Dr. Fethi Ahmet Polat, Cevdet Yılmaz’a hem bölgeye hem de üniversitemize sağladığı desteklerden dolayı teşekkür etti. Prof. Dr. Fethi Ahmet Polat, Muş Alparslan Üniversitesinin hayvancılık alanında pilot üniversite olduğuna değinerek, bakanlıklar ve YÖK arasında koordinasyon mekanizması oluşturmaya yönelik çalışmaların olması halinde sahaya yansımalarının çok daha büyük olabileceğine dair düşüncelerini sordu. Bu konunun oldukça önemli olduğunu ve mutlaka bu koordinasyonun başarılması gerektiğini ifade eden Yılmaz, Muş Alparslan Üniversitesinin bölgesel kalkınma odaklı misyonunu yerine getirmek noktasında hayata geçirdiği AGROPARK projesinden haberdar olmaktan da mutluluk duyduğunu dile getirdi.

“Doğu üniversiteleri prestijli bölümlere sahip olmalı”

Yılmaz, konuşmasında her üniversitenin belirli alanlara özel ilgi göstermesinin ve o alanlarda en iyi olmasının öneminden bahsederek, üniversitelerin bölgeleri ve olanakları dahilinde spesifikleşmesinin doğru bir strateji olacağını söyledi. Doğu üniversitelerinin yurt dışından dahi öğrenci çekebilecek prestijli bölümlere sahip olması gerektiğini düşündüğünü ifade eden Yılmaz, “Bu konuyla ilgili çalışmalar yapılmalıdır; devletimiz bölgesel ve genel kalkınmanın lehine olması nedeniyle bölgeye pozitif ayrımcılıklarda bulanacaktır.” sözleriyle, bu konuda tüm akademik camiayı teşvik ettiklerini belirtti.

Mühendislik Mimarlık Fakültesi Dekan Yardımcısı Dr. Öğretim Üyesi Murat Demir ise bölge üniversitelerinin tercih edilen bir hale gelebilmesi için kontenjanlar arasındaki dengenin düzenlenmesi konusunda bir öneride bulundu.

“Artık bölgesel kalkınma kavramı, köy düzeyine inmiş durumda”

Mühendislik-Mimarlık Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ulaş Çaydaş’ın mikro kalkınma önerisiyle ilgili Çin ve İrlanda örneğine değinen Yılmaz, şu ifadeleri kullandı: “Artık bölgesel kalkınma kavramı, köy düzeyine inmiş durumda. Baktığımızda her bölgenin kendine göre bir potansiyeli, diğer bölgelere nispeten avantajları ve üstünlükleri mevcuttur. Bu noktada değil ilçelere, köylere kadar inme planları yapılmalıdır. Kalkınma ajanslarımız, üniversitelerimiz ön ayak olmakla birlikte hem kamu hem de özel sektör bu alanda ortak bir noktada buluşup çalışabilmeli; analiz, fizibilite çalışmaları, organizasyon ve proje gerçekleştirimi gibi kalkınma hamlelerini beraberce yapabilmelidir.’’

Kaba yem unsurunun önemi de konuşuldu

Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Yaşar Karadağ, et ve süt üretimi için kaba yem unsurunun, maliyetin yüzde 70’ini oluşturduğunu ve bu konuya özel ilgi gösterilmesi gerektiğini söyledi. Karadağ, Muş Ovası’nın bu hususta ülkeye çok önemli bir katkısının olacağını belirtti. Yılmaz, hayvancılık ve tarım alanında rekabet gücü sağlayabilmek için kaba yem ihtiyacının öneminin farkında olduklarını söyledi.

Yılmaz, soru cevap faslının ardından tüm katılımcılara teşekkürlerini ileterek konuşmasına son verdi.