BİRLİĞE ÇAĞRI…
Bedrettin KELEŞTİMUR
Dinimiz, aklımız, örfümüzün bizlere olan yegâne çağrısı, “Birlik ve Beraberliktir!”
Hazreti Kur’an bizlere, “bölünmeyiniz, parçalanmayınız!” der.
Her kelime üzerinde itinayla dikkat ederim, titrerim!
Bu köşelerde yarım asra yaklaşan yazı hayatımızda;
İlk sözümüzde, son sözümüzde; “Birliğe ve Beraberliğe Çağrı…” olmuştur.
Dinimiz, aklımız, örfümüz, “Birlikte Rahmet Var!” diyor.
İnancımız, ‘ayrılıkları azap olarak…’ yorumlar.
06 Şubat 2023 tarihinde bir büyük ‘deprem felaketi’ ile sarsıldık!
14 milyon insanımızı derinden etkileyen acılar/ çığlıklar/ feryatlar…
İçerisinde yaşadığımız şehirle birlikte, Anadolu’nun ayağa kalkışı!
O günleri hafızalardan aman ha çıkarmayınız. Öyle ki bizler geçmişe karşı unutkan bir milletiz!
O günler, “Birlik ve beraberlik şuurunun depreştiği günlerdi!”
Sahabe meşrepli, erdemli insan duruşu bizleri duygulandıracaktı!
Bir milletin, “infakta, salih amelde, hayır ve hasenatta yardımlaşması!”
Ayağa kalkan bir Türkiye… O sevdayı yaşamak…
“Anadolu Yunus’tur!” deriz, bu millet sıkıntılı günlerde/ dar zamanlarda öyle bir tavra/ duruşa bürünür ki, bizler o duruşa, “Yunus Yüreği…” diyebiliriz.
Zaman su misali akıp gidiyor… O zamana gönül ikliminde nakış atalım!
Geçen her sabahın şafağına merhaba diyorduk!
Bir gemi kalkar limandan; sabırla, sükûtla, vakarla yol alır…
Gün boyu, o gemi de, ‘uhrevi bir destan yazmaya çaba göstermek…’
Huzurlu, ihlaslı, güvenli, dualarla yakarışlarla, yürekle beslenen günler…
Bir göz açıp kapatıncaya kadar günler, gönül deryalarında akarak geçmiş!
İnsanın en olgun tavrı, empati yapması…
Duyguların halis bir niyetle coşup kabardığı tefekkür hali…
Her geçen gün içerisinde kendi aramızda en fazla, “Birlik ve Beraberliği” konuştuk!
Bu milleti tarih boyu yücelten, ‘paylaşma ve üleşme kültürünü…’
Malazgirt’te, İstanbul’un fethinde, Çanakkale ve İstiklal Mücadelesinde, Alperenlik ruhunu…
O ruhla, o iklimle, o kültürle birlikte, “Safları sıklaştırmak” ne ulvi bir değer!
“Selâm ve dualaşmak…” kalpleri yumuşatıyor!
İyiliklerle, manevi haz ile birlikte, borçtan kurtuluyorsunuz!
Maddi ve manevi anlamda bir bütünleşme şuuruna eriyorsunuz…
Kur’an’ı doyasıya tefekkür etmek,
Kur’an’ı sadece yüzünden okumakla kalmıyorsunuz?
Türkçe açıklamasını ve de ‘tefsirini…’ okuma gayreti,
Sizleri, ‘ilimde derinleştiriyor…’
Nice ramazanlar, bayramlar, kandil geceleri geçirdik!
Ecdat ne diyor, “Her geceyi kendinize kandil gecesi biliniz!
Tevhit boyası sadece Ramazanlı günlerde kalmamalı!
Şunu yürekten ifade etmek isterim, manevi oruçla da, ihlas gıdamızı alabilmeliyiz…
Kur’an’ın bizlere verdiği reçeteyi, ‘güzel ahlakı’ inşallah kendi hayatımıza uygulamaya çalışırız…
Takva sahibi bir insan, ‘bütün azalarıyla kendisini koruyan insandır!
İnsncımız bizlere, “kardeşlik hukukunu” hatırlatıyor!
‘küslerin barıştığı günler’ bizler için en kutlu günlerdir!
‘sıla-ı rahim…’ yapılan günler, huzura eriştiğimiz günlerdir
İnsanların ‘selamlaştığı…’ günler, moral bulduğu günlerdir
Bizler, ‘kendi içimizde…’ barışık,
Bizler, ‘kendi aramızda…’ fedakâr olacağız
Birleşme, ‘kalbi…’ olacaktır! Birleşme, ‘hasbi…’ olacaktır!
Birleşme, ‘manevi bir gıda gibi…’ algılanacaktır!
Her günümüzde, “kırık kalpleri…” “mahzun ve masum kalpleri…”
O kalpleri, beraberce birlikte, tamir etmeye çalışma gayreti içerisinde olalım
Her nefes, iyilikler yolunda, belki de en büyük fırsat/ veya nimettir.
Milletçe her alanda toparlanma şuurunu birlikte idrak etmeliyiz
“İlk sözümüzde birlik, son sözümüz de birlik!” diyerek.
Elbette ki, “ameller niyetlere göredir!”
Sadece, “söz de…” değil, “özde de…” bir ve beraber olacağız.
Bu ülke insanı, “birlik şuuruyla destanlar yazar!”
Birlikte ve beraber, ‘destan yazmaya…” bayraklaşmaya ne dersiniz?
Bir şiirimizde şöyle sesleniriz;
“Dost, dostun gönül yangını olmalı
Dost, dostun yanında huzur bulmalı
Nedir post kavgası, kin, nefret nedir?
Dünyayı cehenneme çeviren illet
Dost, dostu anında hazır bulmalı!”
Merhaba bütün dostlara, dostluklara…
Nefsini ayakları altına alabilen, dostluklara…
Sevgiyi, şefkati, merhameti, iyilikleri bir be beraber yaşatma güzeldir.
“Hayırda/ veya infakta yarışmak…” bu milletin tarihinde hayat felsefesi olmuştur…
Bugünümüzde de, geleceğimizde de olmalıdır…