Bedrettin KELEŞTEMUR


MALAZGİRT’TE TARİHİ OKUMAK

FİKİR BAHÇESİ


MALAZGİRT’TE TARİHİ OKUMAK

Bedrettin KELEŞTİMUR

26 Ağustos 2024 tarihinde inşallah Malazgirt Zaferinin 953.nci yıldönümü Cumhurbaşkanı Recep Tayip Erdoğan’ın katılımıyla kutlanıyor… Bu kutlamalar şüphesiz ki, Malazgirt Zaferine büyük anlamlar kazandırıyor. Bu yıl yapılacak kutlamaların bir diğer önemli tarafı da, Cumhurbaşkanlığı Kabinesinin, 25 Ağustos tarihinde Ahlat İlçesinde toplanacak olmasıdır. Ahlat, Selçuklunun Anadolu’da ilk merkezi ve tarihimizde de Kubbet-ül İslâm Şehri olarak anılmaktadır.

Bu bağlamda şunu ifade edebiliriz, , 26 Ağustos 2024 tarihinde sadece Muş Yerel Basınında değil, “Ulusal Basınımızda Malazgirt- 1071 Zaferi…” sadece bir gün değil/ günlerce yer alacak olmasıdır.

Malazgirt-1071 Zaferi sadece Türkiye’de de değil, “gönül coğrafyamızda da bir büyük çağlayan olarak” dile gelecektir. 81 İlimizde de, bu ülkenin evladına, “Malazgirt Neresidir?” sorularını yönelttiğimizde; ‘milli his ve şuurla beslenmiş cevapları almak isterim! 

Ömer Hayyam, “Tarih, kâinatın vicdanıdır!” der. İmam Şafi, “Tarih okuyanın zekâsı artar” der.

Malazgirt-1071 tarihin seyrini değiştiren bir büyük zaferdir. Alparslan, “Size öyle bir vatan aldım ki, ebediyen sizin olacaktır.” Bizler, ‘coğrafyayı vatan yapan şuura hâkim olmalıyız!’

26 Ağustos 2024 tarihinde Malazgirt ve Ahlat bir daha Anadolu’nun kalbi/ o kalbin ritmi olacaktır, inşallah

Malazgirt’te derin düşüncelere dalacağız…  Muş İline 137 km uzaklıkta bulunan Malazgirt İlçesi artık giderek, manevi ihtişamı ile birlikte değişiyor…  Anadolu’nun, ‘vatan oluşu’ doğudan başlar. Bir büyük tecelli, Milli Mücadele Hareketinin ilk başladığı yerde, Doğu Anadolu’dur”

Samsun (19 Mayıs 1919), Amasya Tamimi (22 Haziran 1919), Erzurum Kongresi (23 Temmuz 1919), Sivas Kongresi (04 Eylül 1919) Atatürk’ün Ankara’ya gelişi (27 Aralık 1919)

Malazgirt İlçemiz Erzurum’a karayolu ile 209 km uzaklıkta… Ve Malazgirt, Alparslan’ın döneminin Kubbet-ül İslâm Şehri Ahlat’a uzaklığı sadece 55 km…

Tarih Bilimcileri, ‘tarihi işaretlere önem verirler…’ Malazgirt, tarihi Urartulara kadar uzanan kalesi ile bilinir… Artık günümüzde, ‘tarihi eserleriyle birlikte şehirleşme sürecinin hızla devam ettiğini görüyoruz.’ Malazgirt Zafer Anıtı, “42 metre yüksekliğinde tarihi sembolize eden bir anıttır!” 

Anır, Türklerin Anadolu’ya geçişini, sütunlar ise Anadolu’nun kapsısını simgeler… O kapıdan içeriye girdiğimizde büyük bir duyguyla tarihi özümsüyorsunuz! Artık Malazgirt İlçesinde, 12 Üniversiteden, 40 akademisyen, savaşın yapıldığı alan üzerinde çalışmalar yapıyorlar.  Artık, Malazgirt Meydan Savaşının yapıldığı alan biliniyor. Bu alan Malazgirt İlçesine 7,5 km uzaklıkta bulunan Afşin Köyü… 

Afşin Köyü tarihimizde; “Selçuklu Şehitliği” veya “Selçuklu Karargâhı” olarak anılacaktır.

Malazgirt İlçesinin giderek daha da zenginleşen, “Tarihi Müzeye…” sahip olması da önemlidir.

Bizim en büyük arzumuz nedir; “Malazgirt İlçesinin önemli bir Turizm Merkezi oluşu” yolunda adımların atılmasıdır. Türkiye’nin dört bir yanından turların tarihi ve kültürel amaçlı tanıtım turlarının düzenlenmesi bölgenin gelişmesinde önemli bir katma değer olacaktır.

2020 yılında Malazgirt İlçesinin nüfusu, “50 bin 496… Bu nüfusun 20 bin 314’ü İlçe Merkezinde, 30 bin 182’si ise köylerde yaşamaktadır…”

Malazgirt-1071 Zaferi, Anadolu’da tarihin kaderini değiştirecektir. Malazgirt Zaferi sonrasında artık Anadolu’nun kapıları Türklere açılmıştır. Büyük bir fetih hareketi kısa bir zaman içerisinde Anadolu’yu Türk Vatanı yapacaktır.

Malazgirt Zaferinden 25 yıl sonra, Türkleri Anadolu’dan atmak maksadıyla Haçlı Seferleri başlayacaktır. (1096-1270) yılları arasında 8 büyük Haçlı Seferinin gerçekleştiğini görüyoruz.

Gerçi, 17 Eylül 1176 tarihinde Miryokefalon Zaferi ki, bu zafer Anadolu Selçuklu Sultanı 11. Kılıç Aslan tarafından Bizans İmparatoru 1. Manuil komutasındaki orduyu hezimete uğratmasıyla birlikte artık; “Anadolu’da Türk Hâkimiyetinin kabul edildiği bir zafer olacaktır!”

Malazgirt-1071 Zaferini sadece, ‘kılıçla kazanılan bir zafer olarak değil’ her bakımdan yüksek meziyetlere sahip bir milletin tarihi iradesini görüyoruz. O sebepledir ki, tarihimizi, ‘kültür tarihi ile birlikte’ değerlendirmeliyiz. 26 Ağustos 1071’den, 30 Ağustos 1922’lere Başkumandanlık Meydan Zaferine… Bir büyük oluşu/ vatan uğruna şehadeti görüyoruz. MALAZGİRT’TE TARİHİ OKUMAK

1071’lerden 2024 yılına doğru tarihi bir serüvenimiz var. 953 yılın acılarla, sevinçlerle içiçe bazen sessiz çığlığın iç dalgaları içerisinde tarihi tefekkür etmişiz… Bazen sabır taşını çatlatacak derecede bir ifadenin gözyaşlarına şahit olmuşsunuzdur. Anadolu insanındaki sağduyuya hayranımdır. İfratla tefrik arasında dolaşmamıştır. O sürekli, orta yolu/ vasat yolu tercih etmiştir. Malazgirt’e gittik, aksaçlılarla sohbetlerimiz oldu. Tarihi okumak için insanımız buraya kadar zahmet ederek gelsinler diyorlar. Malazgirt’ten bu milletin, İstanbul’un fetih kapılarının nasıl araladığının hikmet dolu şuuruna varsınlar… Sahabe Meşrepli bir milletiz biz… Burada, hergün ışığıyla birlikte ‘tarihe bir daha uyanıyoruz’ Uyanmak, bir milletin dirilişidir/ veya onu mana âleminde tefsir edebilmektir. Selam ve Muhabbetle

MALAZGİRT OVASINDA…

Boğum boğum kıvrılan dağlar omuz omuza 

Ağrı’dan Toroslara taştan set oluşturmuş 

Diz çökmüş eteğinde su gibi akan zaman 

Malazgirt Ovasında tarihi buluşturmuş 

 

Fırat Nil’in kardeşi, Tunaysa yay kirişi 

Ok menzilinde takvim yapraklar tutuşturmuş 

Afşin’i, Danişmend’i, Mengücek’i, Artuk’u 

Edebi Devlet için dört yana at koşturmuş 

 

Erzurum’dan Haleb’e, Artukoğlu diyarı 

Kartal Yuvası bize Belek’i çağrıştırmış 

Coğrafyadan vatana bir kutlu ve uzun yol 

Sade ok ve yay değil, güzel dil konuşturmuş 

 

Ferhat’ın hasretinde dağlar, ötesinde sır 

Perde perde kalkarak ışığa kavuşturmuş 

Erzurum’un barıyla, Elazığ’ın mayası 

Kerkük’ün hoyratıyla halini soruşturmuş 

 

Asırların nağmesi Hayrilerin dilinde 

Emrahlar, Zihnilerle ezgiler konuşturmuş 

Fırat sen hazinesin, mazin kadar zindesin 

“Yedi Küpeli Gelin” çehreler değiştirmiş