Bedrettin KELEŞTEMUR

Tarih: 30.06.2025 20:08

SULH VE BARIŞ ÜZERİNE

Facebook Twitter Linked-in

SULH VE BARIŞ ÜZERİNE

Bedrettin KELEŞTİMUR

Barışı aramak, soylu insan işi...

Sabırla hele biraz sıkarsan dişi!

Görürsün zalimin sunduğu aşı

Zehirle pişmiş aştan kavruluruz

Akıbeti meçhul halde soluruz

 

BARIŞTAN YANA 

Âlem, barıştan yana durulmadı

Barış için öfkeler durulmadı!

Bizden sonraya sual sorulmadı

Hiç kimse huzur için yorulmadı

Haksız yere her savaş cinayettir

İnsan katletme nasıl bir niyettir

Böyle bir romanın adı cinnettir

 

BARIŞ MI YOKSA…

Barış mı, yoksa savaş mı kazanır?

Rahmetten gazaba uzanır mı yol?

Mümbit toprak döner mi birgün çöle?

Sorular, kendi içinde kanıyor!

İnsan, savaşla ölüme yürüyor

Barış, gün ışığı gibi aydınlık...

Savaş, gece karanlığında yorgun...

 

Üzüm, iki gözüm, barışta, tadım

Bazen yaz sıcağı, bazen güz bağım!

Her mevsim kendi rengini nakışlar...

İnsandır, hikmete tutkundur adım!

Adımla kimliğim, akıldan kalbe..

Sabır ekseninde yürüsün derim!

Huzur dolu bir dünya hasbelkader

Barış iklimine yürüsün derim

 

SULH VE BARIŞ İSTERİM

Âlem barıştan yana durulmadı

Barış için öfkeler durulmadı!

Bizden sonraya sual sorulmadı

Hiç kimse huzur için yorulmadı

Haksız yere her savaş cinayettir

İnsan katletme nasıl bir niyettir?

Böyle bir romanın adı, ‘cinnettir’

 

SULH VE BARIŞ

Sakin bir ruhla baktın mı âleme?

Berrak su gibi aktın mı kâleme?

Yangına körükle giden Nemrutlar!

Mazlum üzerinde oyun dileme

 

SULHA ÇAĞRI

Sulh, sükûnet huzurla gelen nimet

Bil ki, savaşın içinde hezimet!

Yıkılmasın şehirler; tarih, kültür…

Bir belâ gibi inmesin husumet!

BARIŞIMIZ YOK

Sevgi yüreğinde, nefret arama!

Öfkeyle, nefretle, yarışımız yok

Kötü çığırlara, fırsat arama 

Fesatla, fitneyle, barışımız yok!

 

SULHA MERHABA

Damla oldum, deryalara karıştım

Gonca oldum, baharlara eriştim

Yürek oldum, sevdalarla yarıştım

Sulha, birliğe, dirliğe merhaba

 

SAVAŞ

Savaş; simsiyah kara bulut gibi

Akar, ‘âdem’e cehennem rüzgârı

Veyl onlara; kötü çığır açanlar

Akılsızlar bu âlemden yüzgeri

Şura ehliyle ister gönlüm sulhu

 

SAVAŞ

Savaş; en son çare, nefsi müdafaa

Savaşla yıkılır; şehirler, canlar

Çocuk, kadın, yaşlı; çığlık çığlığa…

Feryadı, düştüğü yerleri yakar

Ülkeni, insanını sulhla koru…

 

BARIŞIN KENDİSİ YOK!

Barışın adı var, kendisi yok!

Gün boyu, yalana sürülmüş katık

Ucube her söz, nihayeti batık!

Zaman güğüm düğüm; kâbusa yatık

 

ÇAĞRIM VAR

Sağduyuya, akla, izana çağrım

Şehrimiz için bir yürek, kıvılcım!

Bitsin artık dinmeyen sancım, ağrım

İrade koymamak gibi utancım!

Eğilme hiçbir zaman der, inancım!

Çağrım var, bilirim yanıktır bağrım

Gün olur sanki sanıktır çağrım (!)

 

ÇAĞRI

Çağrı, insafa, ihlasa, şefkate

İnsan, ‘aslına dönüşü’ hilkate!

Şu beden, ‘evimiz’ cana ikamet!

Dünya dönüyor, elbet hakikate!

 

ÇAĞRI GİBİSİN 

Vatanımdan esen rüzgâr gibisin

Yemen türlüsüne çağrı gibisin

Kerkük'üm Anadolu'nun bağrı gibisin

Hüznümü yıkayan pınarlar akar

 

ÇAĞRILDIĞIM YERE

Çağrıldığım yere üşenmez giderim

Davetsiz misafir olmam, olamam da!

Had bilmek, ölçü bilmek, sınır bilmek

Bilmediğim çağrı da, olamam da!

 

ÇAĞRILMAK İSTERİM

“Huzur” ismiyle çağrılmak isterdim!

“Gönül” kervanına katılmak isterdim!

Coğrafyam, ‘vatanlaşsın’ bütün derdim;

Bin asrı, ‘halde yaşamak’ isterdim!

 

Ecdadın bıraktığı büyük servet;

“Devlet-i Âline” birlikte şükret!

Şükrü eda için, “dertlen ve sabret”

Sabırla, ‘güneşler doğsun’ isterdim!

 

Asırlar boyu, ‘uyutuldu’ millet!

Rehavet çöktü, ‘hastalık bu!’ illet…

Geçmişi bugünlere getir, ‘dinlet…’

İnleyerek kalkmasını isterdim! 

 

“Cihat” fethi gönül, fethi cihandır!

İnsandan kâinata yol, ‘amandır…’

Sadıklar, sıddıklar yanında olmandır;

Hamlığı bırakıp ‘olmak’ isterdim…

 

“Çağ açıp, çağ kapamak” marifettir!

“Feth-i Mübin yaşamak” zarafettir!

Zafer tacı giysin artık zamane;

Gayri yontulmak, budanmak isterdim! 

 

Hal ehli olanlara meftunum ben!

Cümlesi, dert ehline vurgunum ben!

Sevda bu ya, içim yangından beter;

Kül etsin kötülükleri isterdim

 

BİRLİĞE ÇAĞRI

Birliğe çağrı, sağduyuya selâm

Hakkı birlemek ne güzel bir kelâm

Yürü, hikmetiyle dağlar yürüsün

Birliğe, sevdaya bulansın âlem!

 

ÇAĞRIM VAR

Çağrım var; tebessüme merhaba!

Her iyilik birgün döner hesaba 

Sevgiden uzak, günü etme heba

Tebessümdür, cihanda bir hoş eda


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —