Bedrettin KELEŞTEMUR


YÜRÜMEK

FİKİR BAHÇESİ


YÜRÜMEK

Bedrettin Keleştimur

YÜRÜR YOLU

Harput’ta gül bahçesine girenler

Şehitler, sadıklar, Sıddıklar yolu

Hayatı cennet misali yoranlar

Tarikat, marifet, hakikat yolu

Ehli kâmil insan sırrı soranlar

Âlimin ışığında yürür yolu

 

YOLCUYUZ

Yolculuğun baharı, yazı bitmiş!

Güz mevsimi, hazan düşer toprağa

Yaprak, ak düşen saçlara benzer

Alnımız secde de, toprağa yakın!

Bizlerde yolcuyuz, ‘Baki Âleme’

Bedri, kutlu bir sefere benzer!

 

YOLLAR AŞTIM

Şehir, şehir dolaştım, yollar aştım 

Soluklandım manevi ikliminde 

Ulu fethin surlarına ulaştım 

Dokunmuş nakış nakış kiliminde 

Yüreğini gözyaşına taşımış

 

YÜREĞİNDEKİ ADIMLAR

Yüreğindeki adımlar hak vermedi

Akıl yordamında vicdan terazi

Bir ömür, asra dolanır sarmaşık

Dallarıyla özümden kök sürmeli

Sürmeli, yüreği sevdasıyla âşık

 

YÜRÜRÜM

Yürürüm, hayallerimin peşinden

Gölgelerimdir, sanki hayallerim

Ne o beni bırakır,  ne ben onu

Yıldızlara uzanır hayallerim 

Ufuklar ve yıldızları birleştirir

Gönlümün esen serin meltemleri

 

YÜRÜMÜŞ

Bugün yine sisli bir hava

Dağları duman bürümüş

Es rüzgâr, serinliğin deva 

Çiçeğe ferman yürümüş

 

YOL UZANIR...

Yol uzanır ben giderim, Elveda

Garipler ehlinden kalan Hoş seda;

Gül kokulu diyarlara merhaba;

Selam, selamete yürüyen nida

 

YOL OLUR

Güzel dil, güzel amele yol olur

İlim ve hikmet, kemâle yol olur

Adalet ve teraziden saparsan;

Nefsin arzusu, zevale yol olur

Heves peşinde, ihmale yol olur

 

YOLLARDAYIM

Derin vadilere nazar ederim

Dağlar ardı ufkum tozar aşarım

Işıklı yollarda bağlar bahçeler

Emeği alın, teri pazar ederim

Vatan toprağına selam ederim

 

BİZ YÜRÜDÜK...

Biz vefalı dostlarla bir yürüdük

Ne kırdık, ne kırıldık; gönüllerde

Bir büyük sevda, ülküyle yürüdük

Kahramanlar yaşar şimdi dillerde

Saflarla, omuz omuza yürüdük

Hiç durmadı; yağmur, tipi, sellerde 

Asra mührünü vurarak yürüdük

 

YÜRÜMEK

Yalnız yürümek, yalnızlığa doğru

İz bırakmadan, sessizce yürümek

Ölüme yürümek, kadere yürümek!

Söz bırakmadan vuslata yürümek

Ne keder, ne korku halvete yürümek

Gözyaşı döker, deryaya yürümek! 

 

YÜRÜYELİM

Yağmur duasının serinliğinde

Şiirin limanına yürüyelim

Sevginin masmavi derinliğinde

İlham pınarlarına yürüyelim

 

Grup düşüncesinde bakışların

Işığı ufka düşer nakışların

Narin bir suya benzer akışların

Sevdalı yüreklere yürüyelim

 

Güler yüze, bakışında gül kokar

Söz, gönül teriyle gül suyu döker

Özüm, selvi boylu dilyâr çıkar

Mehtaplı gecelerde yürüyelim

 

Akıldan pay alalım, bölüşelim

Bir dilekte kalalım, üleşelim

Ufku seyre dalalım, gülüşelim

Bahtımıza yarence yürüyelim

 

Dağlar, nehirler, vadiler, ovalar

Hey! Mısralar birbirini kovalar

Yüreğime işler nemli havalar

Şi’rin izbe yolunda yürüyelim